22 Eylül 2016 Perşembe

Meryem Ana


   Canım gezi yazısı yazmak istiyor. Japonya'da 16. tayfunun etkileri var. Her gün yağmur, fırtına. eve kapanmış, hırkamı giymiş bu yazıyı yazıyorum. Güneşli günlere dönelim :)

Neslihan ve Garbis'in sürprizi ile başladı bu gezi hikayesi. Neslihan'larla Japonya'da tanıştık. Garbis'in doktorası için Nagoya'ya gelmişler, sonra bir şekilde iletişime geçildi. Hatta aynı okula gittik Neslihan'la.

Özellikle Efsun'u kaybettikten sonra bizim için yaptıklarını unutamam. Bir kere daha çok teşekkür ederim buradan.

 


İstanbul'dan sırf benim için çıkıp geldiler, çoook teşekkür ederim. Söke'den Şirince diye çıkıp yolda Meryem Ana'ya çevirdik planı. Biz 3 kardeş defalarca gittik. Söke'ye yakın olunca gelenle, gidenle turistik gezi sebeple çıkıp gidiyoruz. Orada garip bir huzur buluyorum ben.  Sanırım bunun altında ilk defa 'kendi' babamla gitmiş olma sebebi yatıyor.
İlkokuldaydık, bizi dersten çıkarıp Efes'e gezmeye götürmüştü. Hafif yağmur yağıyordu. Bize Meryem Ana'dan küçük ikona bile almıştı. Babamın bizi daha az üzdüğü zamanlardı yani!
Neyse gezi diyorduk :)


bu fotoğrafı çok seviyorum :)



tarihçesini okumak isteyenlere.



Bir de mini videosu var o günün.  iyi seyirler

Neslihan ve Garbis'e bir kere daha çok teşekkür ederim. Çok keyifli bir gündü hepimiz için. Bunu saymıyoruz, bir daha gelin, hep gelin :)

Neslihan'ın bloğu için buraya tık tık



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Vakit ayırıp fikrinizi belirttiğiniz için teşekkürler
Hakaret veya konu ile alakasız olmadığı sürece bütün yorumlar yayınlanır

Sevgilerimle
Sergül